Meltem Erdinç
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. DİJİTAL ÇAĞDA SİYASAL ÖRGÜTLENME

DİJİTAL ÇAĞDA SİYASAL ÖRGÜTLENME

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

 Aşağıda küçük bir kısmını paylaştığım “Dijital Çağda Siyaset ve Siyasi Örgütlenme” isimli rapor yaklaşık 20 sayfa uzunluğunda ve ortaya sürülen tüm iddialar bilimsel temellere dayanrılarak açıklanmaktadır. 05.10.2020 tarihinde CHP Manisa İl Örgütü’ne hazırlanmış olup Genel Merkez’deki ilgililerine de iletilmiştir. 

Tüm dünyayı ve ülkemizi etkileyen pandemi süreciyle siyasal örgütlenmeler de bundan sonraki sürecin nasıl olacağı ile ilgili birçok varsayım ortaya atılmaktadır. Ancak raporda dijitalliğin siyasal örgütlenmeye etkisi inceleneceği için pandemi süreci ve bunun etkilerine daha az yer verilecektir. Zaten pandemi süreci de genel hatlarıyla ele alındığında dijitalleşmeyi hızlandıran bir süreç olarak da değerlendirilebilir.

Siyasal katılmanın siyasi parti içi etkinlikler, sivil girişimler, seçimlerde oy verme gibi klasik biçimlerine göre teknolojinin sunduğu yenilikler bireyin ve grupların siyasal karar ve uygulama sürecine katılım girişimlerini kolay ve ucuz hale getirmektedir. Yeni teknolojinin demokratik siyasal süreçte politikacılar, siyasal kurumlar ve halk tarafından kullanılmasına e-demokrasi terimini yakıştıran coşkunluk kadar, temsili demokrasinin güçlenmesine hizmet edeceği de ifade edilmektedir.

Bilginin erişilmesi ve yayılmasında geçmişten bu yana etkili olan sınır, sınırlama ve filtreleme dolaylısıyla bilgi iktidar yanlısı, yönlendirilmiş ve pahalı bir şeydir. Bu sebeple dijital devrimin bilgiyi demokratikleştirdiği söylenebilir. Demokrasilerde özgür birey, tartışma hakkında bilgi sahibi olarak kanaat açıklamaktadır. İnternet bilginin paylaşılması ve erişilmesini kolaylaştırarak bireylerin gündeme ilişkin ayrıntılı bilgi edinmesine ve karar alıcıların kamu yararını isabetli değerlendirmelerine hizmet etmektedir. Ancak internet sayesinde yorumsuz bilgi/haberin yanı sıra, farklı düşüneler de seçmenin erişimine sunulmaktadır. Ayrıca seçmenin beklenti ve kanaatleri bu dolaşıma kolaylıkla katılabilmektedir. Temsili demokrasilerde, vatandaşların seçenekler hakkında asgari bilgiye sahip olduklarına ilişkin varsayım, bu yolla fiili bir imkân durumuna geçmektedir.

Bilgi edinme, birey açısından pasif siyasal katılımın ilk adımlarından birisidir. Dijital araçlar, kişilerin siyasal gündeme ilişkin bilgi edinme yollarını genişletmiştir. Takip edilecek siyasal parti veya aktörün e-posta listesine katılmak, sosyal medya hesaplarını takip etmek veya youtube kanalına abone olmak gibi zahmetsiz işlemler ya da bunlardan sadece bir tanesi bile yeterli olmaktadır. Bu işlemler ile seçmenler kendi sözlerini önceden daha ulaşılmaz olan siyasetçilere ulaştırabilmektedirler. Ancak burada önemli bir nokta da siyasetçilerin her seçmene fikirlerinin önemli olduğunu hissettirmesi gerekliliğidir.

Seçimle iş başına gelen kişiler ve atanmış görevlilerin karar ve uygulama sürecindeki faaliyetleri, bilginin hızlı ve kolay dolaşımı dolayısıyla, kamuoyunun haberdar olmasına açık bir nitelik kazanmıştır. Kamu kurumları ve aktörler açısından, ortaya koydukları program ve eylemlerin halk desteğine duyduğu ihtiyaç şeffaflaşmayı destekleyen bir unsurdur. Aynı zamanda seçmenler ve muhalif siyasal gruplar tarafından iktidarın denetlenmesine hizmet etmektedir. Ancak günümüzde çoğu kamu kurumu hala tam olarak bir şeffaflık sağlamıştır ya da bunu vaat etmektedir diyemeyiz. Bu şeffaflığı istemek vatandaşların temel hakları arasında sayılabilmektedir çünkü kamu kurumlarının işlettiği bütün maddiyat kamuya aittir (yani halka). Bu durumda internetin de kullanımının artması ile şeffaflık daha kolay ulaşılabilir bir hedef halini almıştır diyebiliriz.

Dijitalleşme ile örgütlenme önündeki finansal, coğrafi ve yasal engeller yavaş yavaş ortadan kalkmaktadır diyebiliriz. Artık Facebook gruplarında bile örgütlenmeler çok kolay bir şekilde yapılabilmektedir. Aynı duygu ve düşüncelere sahip insanların kolaylıkla birbirlerini bulabildikleri internet ortamında siyasal partilerin örgütlenmesi de kolaylaşmıştır. Ancak bu örgütlenme çoğu zaman üyeliğe yansımamakta internet/sosyal medya özelinde kalmaktadır. Bunun temel sebepleri arasında bu mecralar üzerinden muhalefet yapmanın çoğu zaman yasal bir sorumluluğu olmamasıdır. Oluşturulan korku ikliminde sosyal medya üzerinden yapılan eleştiriler bile bir suç unsuru olabilmekte kişiler bu yorumlar üzerinden mağduriyet yaşayabilmektedir. Buna bir başka sebep olarak da sosyal medyada örgütlenmenin kişilerin örgütlenme ve bir arada olma ihtiyaçlarını bir şekilde giderebiliyor olmasıdır.

CHP kendi internet sitesi üzerinde ‘online üyelik’ kanalını açmış olsa da daha önce belirtilen problemlerin güncelliğini koruduğu göz önüne alındığında örgütlenmenin üyelik özelinde ele alınmaması gerektiği gerçeği ortaya çıkmaktadır.

Ancak yerleşik örgütlenme modellerinin kırılması ile kişilerin siyasal ilgileri de artabilmektedir. Kişiler ortak müşterekler etrafında kendiliğinden örgütlenebilmektedir. Bu müşterekler çoğu zaman ortak talepler olarak ortaya çıkmaktadır. Ancak bu örgütlenmeler siyasetten ayrı olduğu için talepler karşılandığında ya da güncel durum değiştiğinde azalmakta ya da dağılmaktadır. Siyasi parti üyeliği bu noktada örgütlülüğün devamlılığı için önem arz etmektedir.

Sosyal medyada yandaş ve karşıtlar üzerinde yürütülen siyasal rekabet gözlenmektedir. Bu rekabet, sanal ortamda daha çok paylaşım yaparak gündemde önde olmak, desteklediği anlayışı tekrarlayıp durmak ve rakip anlayışların sayfalarında ve paylaşımlarında yorumcu olarak yer alıp eleştiri, tartışma, hakaret ve saptırma çalışması yapmak şeklinde kendisini göstermektedir. Bunu bir iş olarak veya adanmışlık duygusuyla yapan kullanıcılar da bulunmaktadır. Bu kullanıcılara günümüzde sıklıkla kullanıldığı gibi ‘trol’ denmektedir. Bunun yanında programla yönetilen botlar ve fake/sahte hesaplar ile de sosyal medyada gündem olmak ya da yorumlar yapmak mümkündür.

Twitter, facebook, google+ ve diğer sosyal medya şirketleri, hem kullanıcıların, hem de yayıncıların işi kolaylaştıran uygulamalar geliştirmektedir. İnternet sayfasındaki içeriği bir tıkla paylaşma, kendi zaman akışını web sayfasında gösterme, Youtube yayınlarını diğer sosyal medya hesaplarından paylaşabildiği gibi, Facebook, Twitter ve İnstagram paylaşımlarını aynı anda gerçekleştirme mümkündür. Siyasal aktörler veya STK’lar tarafından gerçekleştirilen eylemlerde, kamuoyunu yönlendirerek karar sürecinde toplumsal baskı üretmek ve hatta doğrudan iktidarı etkileyerek kararı belirlemek hedeflenmektedir. Sosyal medya ve yeni iletişim araçları bu aşamada kendisini göstermektedir. Öncelikle eylemin planlanması ve duyurulmasında sosyal medya iletişime aracılık etmektedir. Bu yolla eyleme katılım artırılmaya ve henüz planlama aşamasından itibaren katılımı öngörülmeyen daha geniş bir kitlenin eylemden haberdar edilmesi sağlanmaktadır. Eylem sırasında ajansların, gazete ve televizyonların ilgi düzeyinden bağımsız olarak eylem, toplantı, konuşma internetten Youtube, Facebook, Twitter aracılığıyla canlı olarak yayınlanabilmektedir. Eylemciler, bu yolla fiziksel olarak katılmayanları da kuşatmaya yönelmektedir. Sosyal medya, zamansal olarak eylem bittikten sonra da işlevini sürdürmektedir. Eylemin video kayıtları ve resimleri ile konuşma metinleri web sayfalarında, sosyal medya paylaşımlarıyla sürekliliği sağlanmakta ve eylem olup bittikten sonra bile yeniden ağ dolaşımında tutulması mümkün olmaktadır. Eylem sonrasında yeni medyanın bir işlevi daha vurgulanmalıdır. Katılımcıların ve internet paylaşımları üzerine ulaşılan geniş kullanıcı kitlesinin yorum ve geri bildirimleri sosyal medyadan derlenebilmektedir. Dijital ortamda eylemliliğin bir boyutunu da maddi mekân yerine doğrudan sanal mekân eylemleri oluşturmaktadır. Bu kapsamdaki eylemler, yasal çerçevede varlık kazanmış örgütlerin yanı sıra terör örgütleri (IŞID, El Kaide), maceracılar (wikileaks) ve hackerlar (redhack) tarafından da sıklıkla hayata geçirilmektedir. Sanal ortam eylemliliği, bireylerin demokratik siyasal süreçte onayladıkları kanaat yönünde forumlarda yorumlar, Facebook beğenileri veya Twitter paylaşımları ile yeterli katılım gerçekleştirdikleri zannına kapılmalarına yol açabilmektedir. Bu durumda, fiziksel olarak varlık göstermeleri gereken yerde bulunmayı ihmal etmesi sonucu yaşanabilecektir. Ayrıca oluşumu sanal ortam eylemi olan bir web sayfasının reklam veya sponsorluk dolayısıyla ticarileşmesi ve mecrasından ayrılması riski de göz önünde tutulmalıdır.

Sosyal medya mecraları ve internet üzerinden girilen tüm sitelerin ortaklığı ile kişisel veri havuzu her gün daha çok gelişmekte oluşturulan algoritmalar ile birlikte uzun ya da kısa vadede kişilerin kararları etkilenebilmektedir. Bu algoritmayı kırmak elbette mümkündür ancak birçok seçmenin bu algoritmadan habersiz bu algoritma ışığında şekillendiği gerçeğini de unutmamak gerekmektedir.

Neler Yapılmalı?

  • –         İlk olarak sosyal medyada yapılacak paylaşımlara partide yönetici konumunda bulunan kişilerden üyelere kadar herkes dikkat etmelidir. Sosyal medyada paylaşım yapılırken 2 temel unsur göz önünde bulundurulmalıdır.
  1. Bu söyleyeceğim/yazacağım şey gerçekten önemli mi?
  2. Bu söyleyeceğim şeyi gerçekten ben mi söylemeliyim?
  • Ortak söylem oluşturulması açısından parti genel merkezinin ya da il başkanlığının yaptığı açıklamalar dikkate alınmalı ve bu açıklamalar ya tekrar edilmeli ya da bu açıklamaların tam zıttı söylemlerden kaçınılmalı.
  • İnternet üzerinden ulaşılan kişilerle yüz yüze görüşmeler ayarlanmaya çalışılmalı, coğrafi ya da ekonomik açıdan bu mümkün değilse görüşebilecek kişilere yönlendirilmeli.
  • Sosyal medya reklamları düzenli bir şekilde kullanılmalı.
  • Sosyal medyada paylaşılan görseller düzenli olmalı, herkesin kendi görselini paylaşmasının yerine genel merkezin ya da il başkanlığının kullandığı profesyonel görselleri kullanmak daha büyük kitlelere ulaşmayı sağlayacaktır.
  • İnternet üzerinden yapılan siyasal propagandalara verilen cevap niteliğindeki yorumlara kişileri kırmadan ve tartışma yolunu açmadan mutlaka cevap verilmeli, kötü niyetli yorumlar temizlenmelidir.
  • Dijital gündem düzenli olarak takip edilmeli, siyasal söylemler geliştirilmelidir. Bu gündemin sıklıkla değiştiği gerçeği göz önüne alındığında burada takip etmek ve zamanında paylaşım yapmak önem arz etmektedir.
  • Sosyal medya paylaşımları yapılırken sahte haberlerin gerçek haberlerden daha hızlı yayıldığı gerçeği unutulmamalı, haberlerin doğruluğu araştırılmalıdır.
  • Geç ya da erken yapılan paylaşım yapılmamış demektir. Sosyal medyada görünür olmak için belirli saatlerde toplu bir şekilde paylaşım yapmak önem arz etmektedir.
  • Propaganda da tekrar çok önemlidir. Bu yüzden söylemlerin değiştirilmemesi ve geliştirilen ortak söylemin kullanılması önem arz etmektedir.
  • Bilinmeyen konularda yorum yapılmaması ve yapılan yorumlara genel geçer cevaplar verilmesi gerekmektedir. Bu noktada yine internet üzerinden konuyla ilgili ayrıntılı bilgiye erişildikten sonra da yorum yapılabilmesi mümkündür.
  • Vatandaşların söylemleri dikkate alınmalı, mesajlara mutlaka cevap verilmeli ve ayrıntılı ya da yüz yüze görüşülmesi daha uygun olan konularda kişiler görüşmeye çağrılmalıdır. Bu görüşmelerin sosyal medyada olduğu gibi birebir olması önemlidir.

DİJİTAL ÇAĞDA SİYASAL ÖRGÜTLENME
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

EGEPRESS ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin