İslam’ın beş temel şartından biri olan zekât, maddi imkânı belirli bir seviyeye ulaşan Müslümanların, ihtiyaç sahiplerine vermesi gereken bir ibadettir. Peki, zekât kimlere farzdır, kimlere verilir ve kimlere verilmez? İşte detaylı bir rehber:
Zekât Kimlere Farzdır?
Zekât, dinen zengin sayılan Müslümanlara farzdır. Zenginlik ölçüsü, kişinin temel ihtiyaçlarını ve borçlarını çıkardıktan sonra sahip olduğu 80.18 gram altın veya bu değerdeki mal varlığıdır. Bu miktara “nisap miktarı” denir. Nisap miktarına ulaşan mal varlığına sahip olan her Müslüman, zekât vermekle yükümlüdür.
Zekât Kimlere Verilir?
Kur’an-ı Kerim’de Tevbe Suresi 60. ayette zekâtın verilebileceği sekiz sınıf açıkça belirtilmiştir:
- Fakirler: Temel ihtiyaçlarını karşılayamayan kişiler.
- Miskinler: Hiçbir mal varlığı ve geliri olmayan kişiler.
- Borçlular: Borcunu ödeyemeyen, ancak lüks içinde yaşamayan kişiler.
- Yolda Kalmışlar (İbn-i Sebil): Yolculuk esnasında maddi sıkıntıya düşenler.
- Allah Yolunda Çalışanlar: İslam’ı yaymak ve dinî eğitim verenler.
- Zekât Dağıtımıyla Görevli Memurlar: Zekât işlerinde çalışanlar.
- Müellefe-i Kulûb (Kalpleri İslam’a Isındırılacak Kişiler): İslam’a yeni giren veya girmesi umulan kimseler.
- Köleler (Esirler): Günümüzde kölelik sistemi olmadığı için bu sınıf artık uygulanmamaktadır.
Zekât Kimlere Verilmez?
Zekâtın verilemeyeceği kişiler de İslam hukukunda açıkça belirtilmiştir:
- Üst Soy (Anne, Baba, Büyük Anne, Büyük Baba vb.): Zekât, kişinin anne, baba, büyükanne ve büyükbabası gibi üst soy akrabalarına verilemez.
- Alt Soy (Evlatlar ve Torunlar): Zekât, kişinin çocukları ve torunları gibi alt soy akrabalarına da verilemez.
- Eş (Kadın ya da Erkek): Eşler birbirine zekât veremez.
- Zenginler (Nisap Miktarına Sahip Olanlar): Nisap miktarı mal varlığına sahip olan kişilere zekât verilmez.
- Gayrimüslimler: Çoğunlukla Müslüman olmayan kişilere zekât verilmez.
İslam’da Zekâtın Önemi
Zekât, İslam’ın sosyal adaleti sağlamak için koyduğu en önemli ibadetlerden biridir. Bu ibadet, toplumda dayanışma ve yardımlaşma duygularını güçlendirir. Zekât, maddi imkânı olan Müslümanların, ihtiyaç sahibi kardeşlerine karşı bir sorumluluğudur.
Zekât Hesaplama
Zekât hesaplaması, kişinin sahip olduğu mal varlığına göre değişiklik gösterir. Genel olarak, altın, gümüş, para, ticaret malları ve hayvanlar gibi belirli mal varlıklarından %2.5 oranında zekât verilir. Tarım ürünlerinde ise bu oran %10 veya sulama yapılıyorsa %5’tir.
Zekâtın Faydaları
Zekâtın hem bireysel hem de toplumsal birçok faydası vardır:
- Maddi Arınma: Zekât, mal varlığının bir kısmını ihtiyaç sahiplerine vererek kişinin maddi açıdan arınmasını sağlar.
- Manevi Arınma: Zekât, kişinin bencillikten ve cimrilikten uzaklaşarak manevi olarak arınmasına yardımcı olur.
- Sosyal Adalet: Zekât, toplumda gelir dağılımının dengelenmesine ve sosyal adaletin sağlanmasına katkıda bulunur.
- Dayanışma ve Yardımlaşma: Zekât, toplumda dayanışma ve yardımlaşma duygularını güçlendirir.
- Ekonomik Canlılık: Zekât, paranın dolaşımını sağlayarak ekonomik canlılığa katkıda bulunur.
Zekât, İslam’ın önemli bir ibadeti olup, hem bireysel hem de toplumsal açıdan birçok fayda sağlar. Bu nedenle, zekâtın kimlere farz olduğu, kimlere verildiği ve kimlere verilmediği konularında bilgi sahibi olmak önemlidir.