Ferdi Tayfur’un vasiyetinin açıklanmasının ardından ona böbreğini veren oğlu Timur Turanbayburt’a ait olduğu iddia edilen paylaşımlar gündem olmuştu.
İddialara yanıt veren Turanbayburt, şu ifadeleri kullandı:
“Herkes bir şey arkamdan konuşuyor. Benim iki tane evladım var. Erkek evladım, onların üzerinden bana geliyorlar. Öncelikle adadan ayrılış nedenim, iki çocuğumla babamın rahatsızlığından dolayı, üzmemek için konuşmadığımdan dolayı adadan ben gittim. Kimse beni kovmadı. Duyduklarım beni çok sarstı. Onun için İstanbul’a geri döndüm. Orda bile rahat bırakmadılar beni. Üzerime geldiler yine. Babama böreğimi verdiğim için para istemişim.
Hiç böyle bir şey olmadı. Ben kendi isteğim ile gidip, gönül rızasıyla verdim babam yaşasın diye. Antalya’da gözümü açtığımda kimse yoktu. Tuğçe ile Cumali vardı. Babam bana küs gitti. Toprağa küs gitti neden biliyor musunuz? Benim medya hesabımı kullanmışlar. Benim daha yeni yeni haberim oluyor. Benim hesabım açık, babamın medya hesabı açık. Benim medya hesabımdan paylaşım yapmışlar. Babama düşman etmişler beni.”
“Beni sırtımdan vuruyorlar”
“Bizim aramızda hiç düşman olacak bir şey yoktu ama bazı hadsizler, kendini bilmezler beni babama düşman etmişler” diyen Turanbayburt, şöyle devam etti:
“Tuğçe ile babamın arasına giren o basın danışmanıdır. Babamı Tuğçe ile küstürmüştür, benimle küstürmüştür. O basın danışmanı yılanın tekidir. Basın danışmanı falan yok babamın şuanda. Tek emmioğlu ilgileniyor. Her tarafa çıkıp ‘Basın danışmanı benim’ diyor. Sen nesin? Şimdiye kadar bir konser mi yaptın? Bilin istiyorum. Beni sırtımdan vuruyorlar. Ben size ne yaptım? Paranızı mı yedim? Ortalıkta bir avukat dolaşıyor. Babam onun dizinde ağlamış…
Benim babam kimsenin dizinde de ağlamaz, kolunda da ağlamaz. Kendini bilmez hadsiz avukat. Babamın ismini kullanma sakın. Sen bizim avukatımız falan değilsin! Bana ulaşmaya çalışıyorsun. Ben senden bir şey istemiyorum, seni görmek istemiyorum. Beni babama düşman ettiniz. Babam toprağın altına girdi. Şimdi evlatlarına mı düşmanlık etmek istiyorsunuz? Utanmaz! Hakkımı helal etmiyorum.”