Türk Tabipleri Birliği (TTB), İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınanlar arasında meslektaşlarının da bulunmasına ilişkin endişelerini dile getiren sert bir basın açıklaması yayınladı. TTB, “siyasi operasyon” olarak nitelediği bu gözaltı sürecinin derhal son bulması gerektiğini vurgularken, “Tanık olduğumuz siyasi operasyonlar seçme-seçilme ve siyaset yapma gibi anayasal hakları engellemekle kalmamakta, Türkiye’nin demokrasi, adalet ve barış arayışına da gölge düşürmektedir” ifadelerine yer verdi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı koordinasyonunda başlatılan ve “yolsuzluk” ile “usulsüzlük” iddialarını içeren soruşturma kapsamında toplam 157 kişi hakkında gözaltı kararı verilmiş, en az 130 kişi gözaltına alınmıştı. Gözaltına alınanlar arasında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve çok sayıda bürokratın yanı sıra, TTB’nin açıklamasına göre iki önemli tabip de yer alıyor.
Gözaltına Alınan Hekimler İçin Endişe
TTB, gözaltına alınanlar arasında “yıllardır iyi hekimlik değerlerini savunan ve İzmir Tabip Odası’nda örgütlü mücadelenin aktif birer öznesi olan” İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Gaffar Karadoğan ile önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediyesi Toplum Sağlığı Dairesi Başkanı Dr. Orhan Sertaç Dölek’in de bulunduğunu bildirdi.
“Demokrasi ve Adalet Olmadan Sağlıklı Toplum Olamayız”
Basın açıklamasında, gözaltı süreçlerinin “endişe ve hassasiyetle” takip edildiği belirtilerek, iktidar temsilcilerinin açık işaretleri doğrultusunda yargı kurumlarının aracı kılınarak her geçen hafta yenilerine tanık olunan “siyasi operasyonların” anayasal hakları engellemenin ötesine geçtiği vurgulandı. TTB, bu durumun Türkiye’nin demokrasi, adalet ve barış arayışına gölge düşürdüğünü belirtti.
Açıklama, “Demokrasi ve adalet olmadan, anayasal haklar güvence altına alınmadan, temel insan haklarına saygı gösterilmeden sağlıklı bir toplum olamayacağımız gerçeği unutulmamalı; ülkemizin aydınlık geleceği için eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, adaletin ve barışın egemen olduğu bir toplumsal düzen sağlanmalıdır” çağrısıyla sona erdi.