Türk edebiyatının unutulmaz isimlerinden Yaşar Kemal, Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği “Dünden Bugüne Destansı Bir Anlatıcı” paneliyle anıldı. Panelde, yazarın destansı dili, toplumsal hafızaya etkisi ve doğa tasvirleri ele alındı.
Manisa Büyükşehir Belediyesi Kültür Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğin moderatörlüğünü yazar Feridun Andaç üstlenirken, konuşmacılar arasında Yaşar Kemal’in eşi ve Yaşar Kemal Vakfı Başkanı Ayşe Semiha Baban, Doç. Dr. Cihan Erdönmez ve yazarın fotoğraflarını yıllarca çeken Lütfi Özgünaydın yer aldı. Panele ayrıca Manisa Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, CHP temsilcileri ve çok sayıda edebiyatsever katıldı.
“Yaşar Kemal Geleceğin Romancısı”
Panelde konuşan Feridun Andaç, Yaşar Kemal’in eserlerinin günümüzde olduğu kadar gelecekte de büyük bir değer taşıyacağını vurguladı:
“Yaşar Kemal, sadece bugünün değil, geleceğin de romancısıdır. Onun Anadolu’yu, insan psikolojisini ve toplumsal yapıyı anlatışı, ilerleyen yıllarda daha da kıymetlenecek. Edebiyatımızın kök anlatıcısı olarak hafızamızda hep var olacak. Shakespeare, İngilizler için ‘dil ve hafıza’ demekse, Cervantes İspanyollar için ‘Don Kişot biziz’ anlamına geliyorsa, bizler de ‘İnce Memed biziz’ diyebiliriz.”
“Anadolu’nun Gerçek Yüzünü Gözler Önüne Serdi”
Yaşar Kemal’in yalnızca edebiyat dünyasında değil, gazetecilikte de devrim yaptığını belirten Ayşe Semiha Baban, onun Anadolu’yu ve toplumsal adaletsizlikleri anlatma biçimiyle farklı bir bakış açısı sunduğunu ifade etti:
“Türkiye’de basın, çoğunlukla İstanbul merkezlidir. Anadolu’ya bakış açısı çoğu zaman yüzeysel ve uzaktan olmuştur. Yaşar Kemal ise gazetecilik kariyerinde bu durumu kırarak, Anadolu’nun gerçek yüzünü gözler önüne serdi. Hayatının sonuna kadar toplumsal adaletsizliklere, yoksulluğa ve insan hakları ihlallerine karşı sesini yükseltti. Onun edebiyatı, insan onurunu savunan güçlü bir direnişti.”
Destansı Anlatımı ve Doğa Tasvirleri
Doç. Dr. Cihan Erdönmez, Yaşar Kemal’in eserlerinde destansı anlatımın ve doğa tasvirlerinin önemine değindi:
“Yaşar Kemal’in romanlarında, halk anlatılarında gördüğümüz destansı unsurlar yer alır. ‘İnce Memed’, tam anlamıyla bir destandır. Ezilen halkın umudu olmuş bir kahramanın hikâyesini anlatır. Onun anlatım gücünü destekleyen muazzam doğa tasvirleri vardır. Çukurova’nın uçsuz bucaksız tarlalarından Torosların zirvelerine kadar doğa, eserlerinde adeta bir karakter gibidir. Yaşar Kemal, insanın insana ve doğaya yaptığı haksızlıklara karşı her zaman mücadele etmiştir.”
“Büyük Bir Derya İçinde Yüzdüm”
Yıllar boyunca Yaşar Kemal’in fotoğraflarını çeken Lütfi Özgünaydın, onun anlatılarının gücüne ve kendisine kattıklarına dair şu sözleri dile getirdi:
“Onun anlattıklarını çekmeye benim gücüm yetmedi. Yaşar Kemal, edebiyatı ve karakteriyle büyük bir deryaydı. Bana hayatta iki şeyi öğretti: Dürüst ve vicdanlı olacaksın. Bugün eserleri her yerde konuşuluyor ve giderek daha fazla okunuyor. Bu beni çok mutlu ediyor.”
Yaşar Kemal’in edebiyat dünyasında bıraktığı derin izler, onu yalnızca bir yazar değil, aynı zamanda toplumsal hafızanın taşıyıcısı ve bir direniş sembolü hâline getiriyor. Manisa’daki bu anlamlı etkinlik, onun unutulmaz mirasını bir kez daha hatırlattı.