TÜMAD Madencilik’in altın madeni için kapasite artışı talebiyle halkın katılım toplantısına yaşam savunucuları alınmazken, salonda yurttaşlardan çok şirket çalışanı yer aldı.
Balıkesir’in İvrindi ilçesine bağlı Değirmenbaşı köyünde, Nurol Holding’e bağlı TÜMAD Madencilik’in altın madeni için kapasite artışı talebiyle halkın katılım toplantısı yapıldı. Salonda yurttaşlardan çok şirket çalışanı olmasına tepki gösterildi. Yaşam alanı savunucuları salona giremedi, jandarma müdahale etti.
BirGün’den İlayda Sorku’nun haberine göre, toplantıya katılan Burhaniye Çevre Platformu’ndan Hatice Engin, toplantının köy kahvehanesinde yapıldığını, ancak içerinin tamamen şirket çalışanlarıyla doldurulduğunu söyledi.
Kapıdan dahi giremediklerini aktaran Engin, “Kapıdan bir adım içeri giremedik, sonra jandarma müdahale etti. Biz yalnızca 5 kişi yan kapıdan içeri girebildik. Doğru bir şey yapılmadığına dair, halkın katılımı olmadan toplantının gerçekleştiğine dair itiraz tutanaklarımızı tuttuk” dedi.
Engin, şirketlerin köylüleri projeye ikna etmek için çeşitli vaatlerde bulunduğunu ifade etti. TÜMAD Madencilik’in köye meydan yapmak, yol geliştirmek, camiye gasilhane kazandırmak, okul inşa etmek ve hayvanlar için ücretsiz yem dağıtmak gibi vaatlerde bulunduğunu aktaran Engin, şunları söyledi:
“Bu gibi vaatlerle yerel halkın gözü boyanmaya çalışılıyor. Buradaki insanların birçoğu madende çalışıyor ve kendilerini madene aldıkları için şirkete teşekkür ediyorlar. Karşılığında biraz daha hayvan yemi istiyorlar, biraz daha köy yolu, okul, sağlık ocağı istiyorlar… Biz yine bunların devletin görevi olduğunu, sosyal devletin görevi olduğunu haykırdık. Durumun aslında en vahim tarafı bu.”
Engin, “Toplantıda yurttaşlara, ‘2044 yılına geldiğimizde burada Değirmenbaşı köyü kalmayacak’ dedik. Bölge halkıyla konuştuğumuzda şunu fark ettik ki, orada ikamet eden halkın büyük bir kısmı siyanürün adını ilk kez duydu. ‘Biz siyanürün bu kadar zararlı olduğunu bilmiyorduk’ dediler. Bu toplantılar sadece bir tiyatro. Gerçek katılım, gerçek bilgilendirme yok” dedi.
Toplantının Bakanlık görevlileri tarafından sonlandırılmasından sonra köy meydanında tüm ekoloji örgütleri ile birlikte ortak basın açıklaması gerçekleştirildi. “Madra için Elele” adına Süleyman Eryılmaz, madende yapılmak istenen kapasite artışının bölge için bir idam fermanı olduğunu, tükenmek üzere olan tarım ve hayvancılığın tamamen biteceğini, şirketin bölgedeki su varlıklarına el koyduğunu, yeni durumda daha da fazla su kullanacağını belirtti. Bugünkü göstermelik halkın katılımı toplantısının başlangıç olduğunu ve ekoloji örgütleri olarak projeye karşı müdahaleye devam edeceklerini belirtti. Basın açıklaması, “Havama, Suyuma Toprağıma Dokunma”, “TÜMAD Madra’dan Defol” sloganları ile son buldu.
Yaşanan hukuksuzluklar avukatlar tarafından tutanak ile saptandı ve ilgili kurumlara gönderilmek üzere katılımcılarca imzalandı.