1. Haberler
  2. Güncel
  3. Ganos Dağları’nda RES tepkisi: Tarım, su ve ormanlar geri dönülmez şekilde zarar görecek

Ganos Dağları’nda RES tepkisi: Tarım, su ve ormanlar geri dönülmez şekilde zarar görecek

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Haber: Serap Cömertoğlu İşcan

Tekirdağ’da çevre örgütleri, meslek odaları, köylüler ve siyasi temsilciler, Ganos Dağları’nda planlanan rüzgar enerji santrallerine (RES) karşı ortak basın açıklaması düzenledi.

Eneks Elektrik Enerjisi Toptan Satış A.Ş. tarafından, Süleymanpaşa ilçesine bağlı Işıklar, Oruçbeyli, Uçmakdere, Semetli ve Yeniköy mahalleleri bölgesinde hayata geçirilmek istenen “Kemal 1 Depolamalı Rüzgâr Enerji Santrali (DRES)” projesine karşı, Süleymanpaşa Hasan Ali Yücel Meydanı’nda geniş katılımlı bir basın açıklaması gerçekleştirildi.

Trakya Platformu Tekirdağ, TMMOB Tekirdağ İl Koordinasyon Kurulu, mahalle muhtarları ve köylülerin çağrısıyla yapılan açıklamaya; kent konseyleri, çevre örgütleri, sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Kurucu Başkanı Kadir Albayrak ile CHP Tekirdağ Milletvekilleri Nurten Yontar ve İlhami Özcan Aygun destek verdi.

Yöre halkının da katıldığı basın açıklamasında Ganos dağlarında bulunan endemik bitki türleri ile ada çayı, ıhlamur, ısırgan otu, kantoron, karpuz, ceviz gibi ürünler sergilendi.

“ÇİFTÇİNİN HİÇ Mİ KAMU YARARI YOK?”

Bölgelerinde RES türbini istemediklerini belirten Işıklar Köyü Muhtarı Necdet Yüksel, “Çiftçinin hiç mi kamu yararı yok. Buğdayın, arpanın, ıhlamurun, ada çayının, domatesin bunlardan yüzlerce sayabiliriz hiç mi kamu yararı yok?” sözleriyle tepki gösterdi.

“TARIM BİTERSE HERKES AÇ KALIR”

Ormanlarının, topraklarının yok edilmesine karşı olduklarını söyleyen Yüksel, RES enerjisine karşı olmadıklarını vurgulayarak şunları paylaştı: “Toprak olmayan yerlere taşlık alanlara, denizlere inşa edilsin. Tarım bitme noktasında. Tarım bittiğinde herkes aç kalacak. Çiftçilik zaten bitiyor. İsterdim ki burada ziraat odaları, koyun,keçi birlikleri, çiftçilikle ilgili tüm birlikler olsun. Neyden korkuyorlar? Katılmayan herkes payını alacak. Bu, siyaset üzeri bir durum. Siyasiler bize gövde gösterisi yapmasın Gücümüz yettiği kadar topraklarımızı, ormanlarımızı savunacağız ”

“BİR KARIŞ VERECEK TOPRAĞIMIZ YOK”

Trakya ve Işıklar Köyü Selanik Mübadilleri ile Balkan Türkleri Derneği Başkanı Olcay Ceylan da kimseye bir karış topraklarını vermeyeceklerini dile getirerek, sözlerine şöyle devam etti: “Işıklar köyünde, ilk olarak cevizlik projesiyle Ganos’ların güney kısmı köylülerin kullanım alanından çıkarıldı. Tel örgülerle çevrilerek küçükbaş hayvancılığın önüne geçildi.Naip barajı ile en verimli tarım arazileri sular altında kaldı. Baraj olurken, köylülerimiz hiçbir şey demedi. Hepimizin suya ihtiyacı var. Baraj kapsamında ikinci etap olacak araziler yine gidecek olsun. Ama Eneks enerji geldi. Rüzgar tirübünleri yaparız, topraklarınızı alırız diyorlar. RES ile Ganos’ların kuzeyi ele geçirilmek isteniyor. Bizler üreten çiftçiyiz. Bu proje hayata geçerse ne üreteceğiz? Kimseden çöp istemiyoruz, kimseye de bir karış verecek toprağımız yok!”

RES PROJESİ GANOS’UN EKOSİSTEMİNİ TEHDİT EDİYOR

Grup adına basın açıklamasını okuyan Bedia İlerler ise RES’lerin bölgedeki risklerine dikkat çekerek, bölgenin ekolojik, tarımsal ve sosyal yapısının geri dönülmez biçimde zarar göreceğini kaydetti.

PROJE ALANI ORMAN, SU VE KUŞ GÖÇ YOLLARINI KAPSIYOR

Açıklamada, RES proje alanının yalnızca bir enerji sahası değil; aynı zamanda önemli kuş göç yolları, sulak alanlar ve içme–kullanma suyu kaynakları içinde yer aldığı vurgulandı. Bölgenin biyolojik çeşitlilik açısından yüksek hassasiyete sahip olduğu ifade edilerek, bu özelliklerin ÇED sürecinde yeterince dikkate alınmadığı belirtildi.

IHLAMUR VE MEŞE ORMANLARI ARICILIĞIN TEMELİNİ OLUŞTURUYOR

Çetin Yılmaz, [30/12/2025 20:37]

Proje alanındaki orman dokusunun büyük ölçüde ıhlamur ve meşe ağaçlarından oluştuğu kaydedildi. Bu ağaç türlerinin, yüksek kaliteli bal üretimi açısından hayati öneme sahip olduğu, bölgede yoğun arıcılık faaliyeti yürütüldüğü ve çok sayıda ailenin geçimini bu yolla sağladığı aktarıldı. Arıcılığın kamu kurumları tarafından da teşvik edilen bir faaliyet olduğu hatırlatıldı.

RES’LER YERLEŞİM ALANLARINA ÇOK YAKIN PLANLANIYOR

İlerler, RES’lerin yerleşim merkezlerine çok yakın mesafelerde kurulmasının planlandığını belirterek, bu durumun gürültü, titreşim, buzlanma riski ve sürekli rüzgâr hareketleri nedeniyle insan ve çevre sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratacağını ifade etti.

RES’LERİN İKLİM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ BİLİMSEL VERİLERLE AÇIKLANDI

RES kanatlarının büyüklüğüne bağlı olarak yeryüzüne yakın hava tabakasının daha fazla hareketlendiği belirtildi. Bu hava hareketlerinin, bitki örtüsünün türüne ve sıklığına göre normalde yavaş ilerlediği, ancak RES’lerle birlikte hızlandığı ifade edildi.

TOPRAK VE BİTKİLERDE NEM KAYBI ARTIYOR

Bitkiler arasındaki hava hareketlerinin artmasının, topraktan buharlaşmayı ve yapraklardaki terlemeyi artırdığı, bunun da ciddi su ve nem kaybına neden olduğu vurgulandı. Bu durumun bitki gelişimini olumsuz etkilediği belirtildi.

ARILARIN FAALİYETLERİ OLUMSUZ ETKİLENİYOR

Açıklamada, çiçeklerden bal özü toplayan arıların, artan rüzgâr ve hava hareketleri nedeniyle faaliyetlerini sürdüremediği, bunun da bal üretimini doğrudan azalttığı ifade edildi.

ÇİĞ VE ŞEBNEM DÖNGÜSÜ BOZULUYOR

Gece saatlerinde oluşan çiğ ve şebnemin, özellikle kurak ve yarı kurak bölgelerde su ekonomisi açısından büyük önem taşıdığı vurgulandı. RES kanatlarının bu doğal nem döngüsünü bozarak tarla, bağ, bahçe ve otlaklardaki nem oranını düşürdüğü belirtildi.

ORMAN İÇİ MİKROKLİMA DEĞİŞİYOR

Ormanlık alanlarda RES’lerin oluşturduğu hava girdaplarının, normalde sakin olan orman içi hava tabakasını yukarı taşıdığı ifade edildi. Orman içindeki havanın yüzde 80–90 oranında daha nemli olduğu, ancak bu nemin %40–50 oranında dağılarak kaybolduğu aktarıldı.

KURAKLIK VE ORMAN EKOSİSTEMİ TAHRİBATI ARTIYOR

Nem kaybının, toprakta buharlaşmayı ve yapraklardaki terlemeyi artırdığı; bunun da kuraklık etkisini büyüttüğü belirtildi. Bu durumun, ölü örtünün ayrışmasını, madde–enerji dönüşümünü ve ağaçların büyümesini duraklattığı kaydedildi.

TARIM ALANLARINDA VERİM VE KALİTE KAYBI YAŞANIYOR

Trakya gibi bozkır ikliminin etkili olduğu bölgelerde çiğin, bitkilerin fotosentez yapabilmesi için hayati öneme sahip olduğu ifade edildi. RES’lerin bu nemli hava tabakasını yukarı çekerek toprağın kurumasına, bitkilerde aşırı terlemeye ve ürün miktarı ile kalitesinde düşüşe yol açtığı belirtildi.

BİLİMSEL ÇALIŞMALAR ORMAN KAYBINI ORTAYA KOYUYOR

İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi’nden Prof. Dr. Doğan Kantarcı’nın bilimsel çalışmalarına atıfta bulunularak, orman içinde bir RES için en az 1 hektar alanın yok edildiği, toprak sıyrıldığı için bu alanların yeniden ağaçlandırılamadığı ifade edildi. 22 RES projesi için çok büyük bir orman alanının kaybedileceği vurgulandı.

ORMANLAR KAMU MALIDIR, ŞİRKETLERE TAHSİS EDİLEMEZ

Ormanların kamu malı olduğu belirtilerek, kâr amacı güden RES şirketlerine tahsis edilmesinin uygun olmadığı ifade edildi. Kule alanları, yollar ve enerji nakil hatlarının orman ekosisteminin doğal dengesini bozduğu kaydedildi.

KUŞ GÖÇ YOLLARI ULUSLARARASI SORUN ALANI

RES’lerin kuş göç yolları üzerinde bulunmasının, uluslararası ölçekte çevresel sorunlara yol açacağı ifade edildi. Kuş ölümleri ve habitat parçalanmasının ciddi riskler taşıdığı vurgulandı.

ANAYASA VE ÇEVRE KANUNLARINA AYKIRI

Anayasanın 138. maddesi gereğince mahkeme kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğu belirtilerek, ÇED sürecinin sonlandırılması talep edildi. 2872 sayılı Çevre Kanunu ve katılım hakkı vurgulandı.

BÜYÜK OVA KORUMA ALANI VE PLANLAMA İLKELERİ İHLAL EDİLİYOR

Çetin Yılmaz, [30/12/2025 20:37]

Proje alanının Büyük Ova Koruma Alanı içinde yer aldığı belirtilerek, tarımsal bütünlüğün bozulacağı ifade edildi. 1/100.000 ve 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı hükümlerine aykırılık olduğu savunuldu.

ORMAN KÖYLÜSÜNÜN ANAYASAL HAKLARI ZEDELENİYOR

Anayasanın 170. maddesi kapsamında orman köylüsünün korunması gerektiği hatırlatılarak, RES projelerinin köylünün geçim kaynaklarını ortadan kaldıracağı ifade edildi.

“KAMU YARARI BU DEĞİLDİR”

Kamu yararının, toplumun yaşamını sürdürebilmesine hizmet etmesi gerektiği vurgulandı. Ormanların, tarım alanlarının, suyun, havanın ve canlı yaşamının yok edilmesinin kamu yararı sayılamayacağı belirtildi.

“RES’LER DENİZE KURULSUN” ÇAĞRISI

Açıklama, RES’lerin karada değil, rüzgârın en yoğun olduğu deniz alanlarına kurulması gerektiği çağrısı ve “yaşam alanlarımızdan, geçim kaynaklarımızdan elinizi çekin” sözleriyle sona erdi.

Ganos Dağları’nda RES tepkisi: Tarım, su ve ormanlar geri dönülmez şekilde zarar görecek
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

EGEPRESS ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin