BALIKESİR – Emek Partisi Balıkesir İl Başkanlığı, NATO’yu “emperyalistlerin savaş makinesi” ve “halkların düşmanı” olarak nitelendirerek, Türkiye’nin NATO’dan derhal çekilmesi çağrısında bulundu. Parti tarafından yayımlanan basın açıklamasında, son NATO zirvesinde alınan kararlar ve ABD’nin silahlanma konusundaki baskıları sert bir dille eleştirildi.
Emek Partisi, NATO’nun bir “savunma” ittifakı değil, “emperyalist savaşların baş mimarı” olduğunu ve sona eren NATO zirvesinin bu durumu bir kez daha teyit ettiğini belirtti. Açıklamada, zirve sonuç bildirgesinde her ülkenin silahlanma harcamalarına ayıracağı payın gayrisafi yurtiçi hasılasının yüzde 2’sinden yüzde 5’ine çıkarılmasının, “emekçilerin cebinden savaş tüccarlarına gidecek payın yüzde yüzden daha fazla artması” anlamına geldiği vurgulandı.
“Trump NATO’yu Pazara Çevirdi, Türkiye’nin Payı 66 Milyar Dolara Çıkacak”
Basın açıklamasında, NATO Zirvesi sonunda konuşan eski ABD Başkanı Trump’ın, NATO ülkelerini bu payı ayırmaya zorunlu kıldığı ve karara karşı çıkan İspanya gibi ülkeleri ticari anlaşmalarla tehdit ettiği ifade edildi. Trump’ın zirve konuşmasında ABD’nin İran savaşında kullandığı füzeleri ve bombaları övmesinin, adeta bir “ABD silah pazarının reklamını” yaptığı ve ülkeleri silahlanma yarışına çağırdığı belirtildi. Emek Partisi, Trump’ın ABD’nin bu pazardan kazancının bütün ‘Batı Medeniyeti’ne ait olduğunu iddia etmesinin, İran saldırısını bir “saldırı silahları resmi gösterisine” çevirdiğini ve NATO’yu da bir “pazara” dönüştürdüğünü savundu.
Açıklamada, NATO’da silahlanma için ülkelere yüklenen bedelden Türkiye’ye düşen payın 26 milyar dolardan 66 milyar dolara çıkacağı bilgisine yer verilerek, bu durumun ülkenin “NATO talimatıyla adım adım savaş ekonomisine sokulması” anlamına geldiği ifade edildi. Emek Partisi, “Zaten sıcak paraya muhtaç hale gelen, enflasyonun tırmandığı, halkın yoksulluk sınırının altında ücretlerle yaşamaya mahkum edildiği bir ülkede bu karara itiraz etmeden onay veren saray iktidarı emekçilerin refahı için harcamaktan kaçındığı birikimi silahlanmaya harcamaya gönüllü olmuştur” diyerek iktidarı eleştirdi.
“NATO Üyeliği Güvenlik Değil, Güvensizlik Kaynağıdır”
Türkiye’yi yönetenlerin “etrafının ateş çemberiyle çevrili olmasını iç sermayenin büyüme imkanı olarak gördüğü” iddia edilen açıklamada, halka ülkenin saldırı altında olduğu ve sıranın Türkiye’ye geldiği söylenerek kısıtlamaların ve artırılmayan ücretlerin bir “milli güvenlik şartı” olarak sunulduğu belirtildi. Emek Partisi, “Söz konusu olan milli güvenliğin korunması değil sermayenin güvenli yayılma imkanlarının genişletilmesidir. İran saldırısı sırasında ABD’yi kınamaya yanaşmayan Erdoğan, NATO zirvesinde Trump’a teminatlar vermekten kaçınmamıştır” ifadeleriyle iktidarın dış politikadaki tutumunu sorguladı.
Açıklamanın sonunda, Türkiye emekçileri için NATO üyeliğinin güvenliğin koşulu değil, tersine güvensizlik kaynağı olduğu vurgulandı. Parti, başka ülkelere yapılan ABD saldırılarına kalkış sağlanan üsler, yol geçen hanına dönüşen hava sahası ve limanların NATO’nun kullanımında olduğunu belirterek, bunların “emperyalist müdahalelerin, askerî müdahalelerin, işgallerin, bölgesel çatışmaların hizmetine açık” olduğunu kaydetti.
Emek Partisi Balıkesir İl Örgütü, bu nedenlerle Türkiye’nin NATO’dan çıkması, ülkedeki NATO üslerinin kapatılması ve Türkiye’nin bu “savaş makinesinin bir aygıtı olmayı reddetmesi” gerektiğini yineledi. Ayrıca, Türkiye’nin herhangi bir ülkeye saldırının pazarlık sahasına da girmemesi gerektiği çağrısında bulunuldu.
