Eğitim Sen İzmir Şubeleri, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) norm kadro uygulamaları sonucu “fazlalık” ilan edilen binlerce öğretmenin yaşadığı mağduriyete dikkat çekmek amacıyla İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Sendika, plansız politikalar nedeniyle resen atamalara maruz bırakılan öğretmenlerin aile düzenlerinin bozulduğunu ve mesleklerinin itibarsızlaştırıldığını vurguladı.
MEB’in Plansızlığı Eğitimi Çöküşe Sürüklüyor
Eğitim Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Zeliha Danyeli, yaptığı açıklamada MEB’in plansız ve öngörüsüz politikalarının eğitim sisteminde sürekli yeni mağduriyetler yarattığını belirtti. Danyeli, Norm Kadro Yönetmeliği’nin bir anda öğretmeni ihtiyaç fazlası durumuna düşürdüğünü ve atama yönetmeliği ile öğretmenlerin ikametgâhlarından yüzlerce kilometre uzaktaki yerlere resen (zorunlu) atanabildiğini ifade etti.
Danyeli, azalan öğrenci sayıları, kapanan okullar ve plansız atama süreçleri nedeniyle binlerce öğretmenin “fazlalık” olarak etiketlendiğini ve bu uygulamaların büyükşehirlerde görev yapan öğretmenler için “sürgün anlamına geldiğini” söyledi.
Mağduriyetler ve Öğrencilere Etkisi
Sendika, norm fazlası uygulamalarının öğretmenler üzerindeki ağır etkilerini şöyle sıraladı:
Öğretmenlerin mevcut düzenleri altüst edilmekte ve aile yaşamları sarsılmaktadır.
Çocuklarının eğitim ve bakım süreçlerinde ciddi zorluklarla karşılaşılmaktadır.
Meslektaşlar ağır bir maddi ve psikolojik çöküşün eşiğine sürüklenmektedir.
Açıklamada ayrıca, sınıfların keyfi şekilde birleştirilmesi sonucu artan kalabalık sınıfların ve sürekli değişen öğretmenlerin pedagojik açıdan sağlıklı bir eğitim ortamını imkânsız hale getirdiği vurgulanarak, öğrencilerin nitelikli eğitim hakkından mahrum bırakıldığı belirtildi.
Eğitim Sen’den Çözüm ve Uyarı Çağrısı
Eğitim Sen, MEB’e seslenerek bu sorunların çözümü için derhal adım atılmasını talep etti. Danyeli, yapılması gerekenleri şu başlıklar altında topladı:
Norm kadro hesaplamaları şeffaf, adil ve öğretmenlerin yaşam koşullarını gözeten bir yaklaşımla yeniden düzenlenmelidir.
Atamalarda öğretmenlerin aile durumları ve çocuklarının eğitim ihtiyaçları öncelikli olarak dikkate alınmalıdır.
Norm fazlası öğretmenler, öncelikle kadrolarının bulunduğu il veya ilçelerde değerlendirilmelidir.
Sınıfların birleştirilmesi politikalarına son verilmeli ve öğretmen istihdamı bilimsel planlamaya dayandırılmalıdır.
Eğitim Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı, açıklamasını şu uyarı ile sonlandırdı: “Öğretmenleri ‘fazlalık’ olarak görmek yerine onların değerini bilmek ve hak ettikleri saygıyı göstermek, başta siyasi iktidar ve MEB olmak üzere, herkesin ortak sorumluluğudur. Aksi halde eğitim sistemi telafisi zor bir çöküşe sürüklenecektir.” Sendika, kendi istekleri dışında yerleri değiştirilen tüm meslektaşlarının yanında olacaklarını ve mücadeleyi sürdüreceklerini kamuoyuna ilan etti.