BNEF, teknolojideki dev şirketlerin enerji tüketimlerini dengelemek amacıyla yenilenebilir kaynaklara ciddi yatırımlar yapmaya başladığını vurguluyor.
BloombergNEF (BNEF) tarafından yayımlanan yeni analize göre, dünya genelinde yenilenebilir enerji üretimi önümüzdeki beş yıl içinde %84 oranında artacak. Artışın başlıca nedenlerinden biri, yapay zeka teknolojilerinin yükselişiyle birlikte veri merkezlerinin elektrik talebindeki hızlı büyüme.
2023 yılında küresel elektrik üretiminin %40’ından fazlası karbonsuz enerji kaynaklarından sağlandı. Hidroelektrik %14,7 ile en büyük payı alırken, onu güneş ve rüzgar enerjisi %13,9 ile takip etti. Nükleer enerjinin katkısı ise %9,4 oldu. Aynı yıl, dünyada net elektrik üretim kapasitesinin %91’i rüzgar ve güneş enerjisi kurulumlarından geldi.
Raporda, özellikle ABD’de yapay zeka destekli uygulamaların gelişimiyle veri merkezlerinin elektrik talebinin 2022’ye kıyasla 2030’a kadar iki katına çıkabileceği belirtiliyor. ABD’de yalnızca bu sektörün talebinin 2022’deki 20 TWh seviyesinden 2030’da 39 TWh’ye yükselmesi bekleniyor. Bu artış, enerji sektörünü daha fazla temiz enerjiye yönelmeye zorluyor.
BNEF, teknolojideki dev şirketlerin enerji tüketimlerini dengelemek amacıyla yenilenebilir kaynaklara ciddi yatırımlar yapmaya başladığını vurguluyor. Microsoft, Brookfield Asset Management ile 10,5 GW’lık yenilenebilir enerji kapasitesine yönelik rekor düzeyde bir anlaşma imzaladı. Bu kapasite yaklaşık 1,8 milyon haneye yetecek büyüklükte. Google, Amazon ve Meta gibi diğer büyük şirketlerin de bu eğilimi takip ettiği görülüyor.
Öte yandan ülkeler de politikalarını bu doğrultuda şekillendiriyor. Japonya, veri merkezlerinin yalnızca sıfır emisyonlu kaynaklarla çalışmasını şart koşarken, Singapur ise karbon ayak izini düşürmeyen veri merkezlerine ruhsat vermeyeceğini açıkladı.
Yenilenebilir kaynaklardan gelen üretim artışı olumlu bir gelişme olsa da, bu büyümenin şebekeye entegrasyonu büyük zorlukları beraberinde getiriyor. BNEF, özellikle batarya depolama sistemlerinin artan önemde olduğunu vurgularken, bu alandaki yatırımların ve planlamaların hız kazanması gerektiğini belirtiyor.
Ayrıca bazı bölgelerde şebeke altyapısının yetersizliği, yeni temiz enerji projelerinin devreye alınmasında gecikmelere yol açıyor. Rapora göre, yalnızca ABD’de 11 bin GW’tan fazla kapasite bağlantı başvurusu beklemede.
Dünya genelinde toplam elektrik talebinin ise 2030’a kadar %23 oranında artacağı tahmin ediliyor. BNEF’in Küresel Elektrik Görünümü raporuna göre, bu artışı karşılayacak temiz kaynakların hızla devreye girmesi, enerji geçişi açısından kritik önem taşıyor.
BloombergNEF’in Elektrik Analizi Başkanı Meredith Annex, “Elektrik sektörü şu anda temiz kaynaklara güçlü bir yönelim gösteriyor ve bu çok olumlu. Ancak şebekeye entegrasyon, güvenilirlik ve esneklik gibi konularda yatırımların artırılması gerekiyor” diyerek uyarıda bulundu.