MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es- Sisi ile görüşmesini olumlu buldu, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile de görüşülmesi çağırısını yaptı. Bahçeli, “Sayın Cumhurbaşkanımızın Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’yle Katar’da kurduğu temas doğru bir temastır, bize göre arkası getirilmelidir. Bununla da kalınmamalı, Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Beşar Esad ile de görüşme vasatı açılmalı, terör örgütlerine karşı ortak bir irade oluşturulmalıdır” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bugün TBMM grup toplantısında konuştu. Bahçeli şunları söyledi:
“ADAY BELLİ: Geleceğin süper gücü Türkiye Cumhuriyeti’dir. Cumhur İttifakı ise Türk milletinin gelecek umudu, beka ufku, birlik ve beraberlik şuurudur. 2023 yılında adayımız belli, kararımız nettir. Cumhurla Cumhuriyet tam olarak kenetlenmiştir. Onun bunun ağzına bakan, ona buna el avuç açan siyasi güruhun önümüze taş koyması, mücadelemizi sekteye uğratması, kararlı duruşumuzu sarsmaya kalkışması beyhudedir, boşuna gayrettir.
ATANAMAYAN HİÇBİR ÖĞRETMEN BIRAKMAYACAĞIZ: 3 Şubat 2022 tarihinde TBMM’de kabul ettiğimiz, 14 Şubat 2022 tarihinde de Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ‘Öğretmenlik Meslek Kanunu’ çok ciddi bir kazanım ve gelişmedir. 15 Ocak 2023 tarihinden başlamak üzere, eğitim ve öğretim tazminatlarının yükselecek olmasının yanı sıra 3600 ek göstergeye de hak sahibi öğretmenlerimiz resmen kavuşacaklardır. Şimdiden hayırlı olsun diyorum. Öğretmenlerimizin her daim yanında olacağız. Atanamayan hiçbir öğretmen bırakmayacağız. Ücretli, sözleşmeli veya bir başka ad ve tanım altında hiçbir öğretmen kalmamalı, hepsi kadroya geçirilmelidir. Kanaatimiz ve kararlılığımız budur.
ÇÜRÜK TAHTAYA ÇİVİ ÇAKMAYA ÇALIŞAN VATANSIZLAR: Bölücü çevrelerin, terör örgütlerinin, onlara yardım ve yataklıkta eşik tanımayan lekeli işbirlikçilerin ağızlarından düşürmedikleri kavramlar hepimizin ve herkesin malumudur. Sıkıştıkları her saha ve zeminde demokrasi propagandası yapan bölücü ve yıkıcı odaklar, aslında anarşizme ve despotizme saplanmış meşrep ve mizaçlarını gizlemenin telaşına kapılan bayraksızlardır. Barıştan, haktan, hukuktan bahsedip bu değerlerin hilafına yapmadıkları iğrençlik ve ihanet bırakmayanlar her seferinde çürük tahtaya çivi çakmakla uğraşan vatansızlardır.
İNSAN HAKLARINI EN ÇOK TERENNÜM EDENLER BU HAKKA EN FAZLA ZARAR VEREN KİŞİLERDİR: İnsan haklarını en çok terennüm ve telaffuz edenler, bu hakka en fazla zarar veren zırva kişilerdir. Zehri zemzem suyu diye servis edenlerin, hıyaneti hak kılıfıyla gizleyip örtenlerin foyası artık meydanda, ipliği de pazardadır… İhanet bir hak değildir, kötülük bir hak değildir, suç işlemek bir hak değildir, insan öldürmek bir hak değildir, bunların hepsi hukukun direkt konusudur. Biz kişi hak ve hürriyetine, yine kişisel mahiyette ifade ve düşünce serbestliğine bir başkasının güvenlik ve hürriyet sınırlarını ihlal etmediği sürece amasız, önşartsız bağlıyız, saygılıyız ve pek tabii sadığız. Fakat bu haklar kişisel olmaktan çıkıp kolektif bir özelliğe büründüğü andan itibaren itirazımız ve karşı çıkışımız kaçınılmazdır. Küfür bir hak değil, bir ahlak sorunudur. Terör bir hak değil, ağır bir insanlık suçudur.
TEPKİSİZ DURMAK BİR HAK MIDIR? YOKSA BİR HAYASIZLIK MIDIR?: Sözde büyük Kürdistan’ın kurulması bu çürümüşlere göre bir hak mıdır? Emperyalizmin maşası olmak, küresel cinayetlere sessiz kalmak, insan onurunun ayaklar altına alınmasına tepkisiz durmak bir hak mıdır? Yoksa bir hayasızlık mıdır?
LGBTİ’Yİ DESTEKLEMEK BİR HAK MIDIR? LGBT’yi desteklemek, Türk ve İslam’ın kıymet hükümlerine husumet cephesi açmak bir hak mıdır? Yoksa bir sapkınlık mıdır? İstiklal Caddesi’nde bombayla bebek arabası devirmek, Ecrin ve Yağmur evlatlarımızla birlikte 6 insanımızı katletmek bir hakkın konusu mudur? Yoksa şerefsizliğin mi göstergesidir?
ANAYASA MAHKEMESİ’NİN HALA NEYİ BEKLEDİĞİNİ SORMAYALIM MI?: 19 Kasım 2022 gecesi icra edilen Pençe-Kılıç Harekatı Türkiye’nin ve Türk milletinin hukuki ve meşru bir hakkıdır. Bu harekata karşı gelen, bu harekatın durdurulmasıyla ilgili dünyaya çağrı yapan HDP, TBMM’ye sızmış düşman bakiyesidir. Böylesi parti görünümlü bir örgütün siyaset hayatımızda bulunması haksızlıktır. Bu bölücü şebeke kapatılmasın da Hazine’den aldığı yardımlarla teröristlere para aktarmaya devam mı etsin? Buna göz mü yumalım? Fahiş adaletsizliğe sesimiz çıkmasın mı? Anayasa Mahkemesi’nin hala neyi beklediğini sormayalım mı? HDP, Türk siyasetine tuzaklanmış zaman ayarlı bombadır. Bu bomba ya bombacıların elinde patlayacak ya da patlatılacaktır. 2023 yılında bölücü siyasete artık son verilmelidir. İlle de siyaset yapalım diyorlarsa, toplasınlar büyük kongrelerini, iltihak ve irtica etsinler tek yumurta ikizleri Cumhuriyet Halk Partisi’ne. Nasıl olsa siyasetleri aynıdır, tıynetleri aynıdır, niyetleri aynıdır, melanet hedefleri de aynı kavşağa açılmaktadır.
CEPHANE TAŞIYAN KÖKSÜZLER: HDP ile iş tutup aynı iptidai gayeler etrafında toplanan herkes bu sözümün aracısız muhatabıdır. İstiklal Caddesi’nde kirli bir organizasyon olduğunu, bu kanlı saldırının 2023 seçimleri için siyasi bir mahiyet taşıdığını iddia ve ifade edenler bu milletin evladı olamazlar, bu vatanın sahibi olamazlar, al bayrağın gölgesinde de duramazlar. CHP’nin bazı yöneticilerine bakıldığında, İstiklal Caddesi’nde bomba patlatan teröristleri ve örgütlerini aklama ve arındırma çabasında oldukları fark edilecektir. Belge var mı diye sormaları, terör saldırısını muamma olarak tanımlamaları vahim bir çarpıklıktır. İP’in bazı yöneticilerine bakıldığında, aynı tavır ve tutumla hareket ettikleri görülecektir. Bunlar terör örgütlerine bir nevi cephane taşıyan köksüzlerdir.
TERÖRLE MÜCADELEDE MUAZZAM İŞLER YAPAN İÇİŞLERİ BAKANIMIZ: Teröriste tek bir şey söylemeyen veya söyleyemeyen CHP’li grup başkanvekilleriyle bazı milletvekillerinin HDP ile el ele tutuşup terörle mücadelede muazzam işler yapan İçişleri Bakanımıza saldırmaları, hükümeti karalamaya çalışmaları siyasi namus ve milli onur yokluğunun apaçık işaretidir. İçişleri Bakanımıza alçak diyen, haksız suçlamalarda bulunan, surda gedik açmak için çırpınan, kale duvarlarını yıkmak için dinamit görevi yapan, PKK/YPG adına saldıran terörsevicilerin topu aşağıların aşağısıdır, alçaktır, namerttir.
SİSİ TEMASININ ARKASI GELMELİ, ESAD İLE GÖRÜŞME VASATI AÇILMALI: Sayın Cumhurbaşkanımızın Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’yle Katar’da kurduğu temas doğru bir temastır, bize göre arkası getirilmelidir. Bununla da kalınmamalı, Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Beşar Esad ile de görüşme vasatı (ortamı) açılmalı, terör örgütlerine karşı ortak bir irade oluşturulmalıdır.
KILIÇDAROĞLU’NUN İSTANBUL BORSASI ÇIKIŞINA TEPKİ GÖSTERDİ: CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun İstanbul Borsası’na yönelik suç oluşturan açıklamalarını kabul etmemiz, olağan görmemiz düşünülemeyecektir. Yatırımcıları korkutan, İstanbul Borsası’nın cazibesine ve saygınlığına gölge düşürmeye tevessül eden Kılıçdaroğlu sorumsuzdur, şuursuzdur. İstanbul Borsası’nın yükselişi devam edecek, önü de ardına kadar açık olacaktır. Borsa’ya bizim güvenimiz tamdır. İstanbul Borsası yerli ve yabancı yatırımcılar için en güvenli limandır.
SÜREKLİ ZAM YAPAN ZİNCİR MARKETLERİN FETÖ’YLE İRTİBAT VE İLİŞKİSİNİN TİTİZLİKLE ARAŞTIRILMASI GEREKTİĞİNE DE İNANIYORUZ: Bu arada zincir marketlerde gün aşırı yapılan zamların toplumsal ve ekonomik huzurumuza tahammülsüzlük olduğu kanaatindeyiz. Ticaret Bakanlığımızın fırsatçıların üzerine kararlılıkla gideceğinden, keyfi ve hatta sinsi bir plan dahilinde fiyat etiketlerini şişirenlerden adli ve idari manada hesap soracağından kuşku duymuyoruz. Vatandaşlarımızın kesesine dokunan kim olursa olsun karşısındayız. Sürekli zam yapan zincir marketlerin FETÖ’yle irtibat ve ilişkisinin titizlikle araştırılması gerektiğine de inanıyoruz.”