Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Antalya’da yargı muhabirleriyle bir araya gelerek gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, “Terör örgütleriyle pazarlık yok. Silah bırakılırsa kanun çıkarılır demiyoruz” ifadelerini kullandı.
Tunç’un açıklamalarının odak noktalarından biri, eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkındaki hukuki süreç oldu.
DEMİRTAŞ DOSYASI YARGI ÖNÜNDE DEĞERLENDİRİLECEK
Bakan Tunç, Selahattin Demirtaş hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) verdiği karara değinerek, “Demirtaş dosyası mahkemenin önünde” ifadelerini kullandı. Tunç, Demirtaş ile ilgili davanın Kobani Davası olduğunu hatırlattı.
Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 16 Mayıs 2024 tarihinde Demirtaş ve arkadaşlarının mahkum olduğunu belirten Tunç, davanın şu anda Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesinde görüldüğünü kaydetti.
Tunç, AİHM 2. Dairesi’nin tutuklamaya yönelik ihlaller nedeniyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesinin ihlal edildiği gerekçesiyle yapılan başvuruyu karara bağladığını aktardı. Bu daire kararına itiraz edilip edilmeyeceği yönündeki tartışmalara değinen Bakan Tunç, “Büyük Daireye gitmeden önce 5 kişilik bir panel var. Bu panel ‘Görüşülmesine gerek yok’ dedi ve daire kararı bu anlamıyla kesinleşti” dedi. Kesinleşen daire kararının şu anda Bölge Adliye Mahkemesi 22. Ceza Dairesi tarafından değerlendirileceğini söyledi.
Bakan Tunç, ilk dereceden hükmün verildiğini ve bu hükmün istinafta hükümözlü olarak devam ettiğini belirterek, “Buradaki değerlendirme şu anda mahkemenin önünde. Mahkeme ne karar verecek hep beraber bekleyeceğiz” ifadesini kullandı.
AİHM KARARLARINA UYUM ORANI
Türkiye’nin AİHM kararlarına uymayan bir ülke olduğu yönündeki genellemelerin doğru olmadığını savunan Tunç, karşılaştırmalı veriler paylaştı. Bakan Tunç, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf olan ülkelerin karara uyma ortalaması yüzde 79. Türkiye’nin uyma oranı ise yüzde 91” bilgisini verdi. Tunç, özellikle dışarıdan çok siyasallaştırılan bazı davaların öne çıkarılarak Türkiye’nin AİHM kararlarının hiçbirine uymadığı algısının yaratılmaya çalışıldığını öne sürdü.
SİBER SUÇLARLA MÜCADELE ZORLUKLARI
Bakan Tunç, siber suçlara da dikkat çekerek, bu suçların internet yoluyla örgütlendiğini belirtti. İzmir’deki polis cinayetini örnek veren Tunç, cinayeti işleyen 16 yaşındaki çocuğun hiç ailesinin bile haberi olmadan bilgisayar başında eğitim aldığını ve tamamen dijital ortamda, yüzünü görmediği, yazışmalardan etkilenip kendisini örgüt mensubu gibi gördüğünü anlattı.
Tunç, uyuşturucu ticareti, sanal bahis, sanal kumar, dolandırıcılık, kripto para gibi yasa dışı tüm faaliyetlerin internet ortamında yapıldığına dikkat çekerek, bu teknoloji çağında dijital ortamda yapılan eylemlerin izini sürmenin, gerçek hayatta yapılan suçları kovalamaktan daha zor olduğunu sözlerine ekledi.
