Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Birliği’nin fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltma hedefini sürdürdüğünü ve ABD’den daha fazla sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithalatına yönelik bir planlarının olmadığını açıkladı. Von der Leyen, Londra’da düzenlenen ve iki gün sürecek enerji güvenliği zirvesinde yaptığı konuşmada, Avrupa’nın enerji dönüşümüne olan bağlılığını yineledi.
Von der Leyen, Orta Doğu’daki çatışmalar ve Rusya’nın enerji kaynaklarını silah olarak kullanmasına dikkat çekerek, Avrupa’nın yenilenebilir enerji yatırımları sayesinde enerji güvenliğini sağlama yolunda ilerlediğini belirtti. ABD’nin, Avrupa’ya yönelik LNG baskılarına ve Trump yönetiminin gümrük vergisi tehditlerine değinen von der Leyen, “Atlantik ötesinde gümrük vergileri tehdidi, tedarik zincirlerinde yeni kesinti risklerini beraberinde getiriyor” dedi.
Avrupa Komisyonu Başkanı, Avrupa’nın elektrik ihtiyacının neredeyse yarısının yenilenebilir kaynaklardan sağlandığını ve 2024’te 78 gigawatt yeni üretim kapasitesinin devreye alındığını açıkladı. Kuzey Denizi’nin rüzgar enerjisinde bir “güç merkezi” haline geleceğini vurgulayan von der Leyen, Avrupa’nın 2030 yılına kadar yenilenebilir enerji üretimini üç katına çıkarma hedefini hatırlattı.
‘Enerji gücün kaynağı olacak’
İngiltere Başbakanı Keir Starmer ise uluslararası fosil yakıt piyasalarının ekonomiler üzerindeki dalgalı etkilerini eleştirerek, enerji güvenliğini ulusal güvenlikle ilişkilendirdi. Starmer, “Enerjiyi kırılganlığın değil, gücün kaynağı haline getireceğiz” diyerek, fosil yakıt bağımlılığından çıkışın önemine işaret etti.
Fatih Birol’dan kritik mineral uyarısı
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol ise konferansın açılış konuşmasında, Avrupa’nın enerji güvenliğinin hızla artırılacak yenilenebilir enerji yatırımlarına bağlı olduğunu vurguladı. Birol, 2024’te yeni kurulan elektrik santrallerinin yüzde 85’inin rüzgar, güneş ve hidroelektrik kaynaklı olduğunu, dünya genelinde satılan her dört otomobilden birinin elektrikli hale geldiğini belirtti.
Ancak Birol, temiz enerji teknolojilerinde kullanılan nadir toprak metallerinin ve kobalt gibi kritik minerallerin üretiminde belirli ülkelere olan yüksek bağımlılığın yeni bir enerji güvenliği riski oluşturduğunu söyledi. Çin’in nadir toprak metalleri, Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin ise kobalt üretimindeki hakimiyetine dikkat çekerek, “Bu alandaki yoğunlaşma çok riskli,” uyarısında bulundu. (Euronews Green)