İzmir’de kadın platformları, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’nde kitlesel yürüyüş ve basın açıklaması düzenleyerek, haklarından ve mücadelelerinden vazgeçmeyeceklerini bildirdi.
EGEPRESS İZMİR – İzmir’deki kadın platformları, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında kitlesel bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Yüzlerce kadın, Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nden Türkan Saylan Kültür Merkezi’ne yürüyerek, “Makbul kadın olmayacağız, nafaka hakkından da, İstanbul Sözleşmesi’nden de, eşit yurttaşlık haklarımızdan da vazgeçmeyeceğiz” mesajı verdi.
Yürüyüş sırasında Filistin’e destek amacıyla Filistin bayrağı taşındı ve “Free Palestine” pankartı açıldı. Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde okunan basın açıklamasında, kapitalizmin derinleşen krizinin kadınların emeği, bedeni ve kimliği üzerindeki baskıyı artırdığı belirtildi.
MAKBUL KADIN OLMAYACAĞIZ
Açıklamada, hükümetin kadınları “kutsal aile” ideolojisi üzerinden eve hapsetmeye çalıştığı, 12. Kalkınma Planı ve “Aile Vizyon Belgesi”nin kadınları ucuz ve güvencesiz çalışmaya zorladığı ifade edildi. Kadınların görünmeyen bakım emeği üzerinden sermayenin kâr elde ettiği vurgulanarak, “Asgari ücret açlık sınırının altında. Kreş ve bakım hizmetleri yok. Kadınların ev içi emeği daha fazla sömürülüyor” denildi.
Açıklamada, 2025 yılının ilk on ayında 235 kadın cinayeti ve 247 şüpheli kadın ölümü yaşandığı, şüpheli kadın ölümlerinde son altı ayda yüzde 96 artış olduğu kaydedildi. İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme, nafaka hakkına yönelik saldırılar ve LGBTQ+ haklarındaki kısıtlamalar eleştirilerek, “Kimliğimiz, bedenimiz, aşkımız sizin yargı paketlerinize sığmadı sığmayacak” ifadesi kullanıldı.
Ekonomik krizin kadınlar üzerindeki etkisine de değinilen açıklamada, işyerinde ve evde şiddetin arttığı, güvencesiz çalışmanın yaygınlaştığı belirtildi. Kadın işçilerin direnişlerine atıfta bulunularak, eşit işe eşit ücret, sendikalı çalışma hakkı ve güvenli çalışma koşulları talep edildi.
Açıklamanın sonunda, “Erkek egemen kapitalist düzeninize karşı, eşit, özgür bir hayatı kazanana dek örgütlü mücadelemiz devam edecek. Ve kadın özgürlük mücadelemizde hiçbir kadın, hiçbir zaman yalnız yürümeyecek” denildi.
