Haber: Atilla Yoğurtçu
Edremit Demokrasi Platformu, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla hem Edremit’te hem de Altınoluk’ta Cumhuriyet Meydanı’nda basın açıklaması gerçekleştirdi. Platform adına açıklamayı İnsan Hakları Derneği (İHD) temsilcisi Turan Cengiz okudu. Etkinlikte insan zinciri oluşturulurken, sık sık “Savaşa hayır, barış hemen şimdi!”, “NATO’dan çıkılsın, üsler kapatılsın!”, “Katil ABD Ortadoğu’dan defol!”, “Katil İsrail Filistin’den defol!”, “Yaşasın halkların eşit, özgür birliği!” sloganları atıldı.
“Barış bir insan hakkıdır”
Yapılan açıklamada 1 Eylül’ün, Almanya’nın Polonya’yı işgaliyle başlayan 2. Dünya Savaşı’na atıfla, milyonlarca insan tarafından “Dünya Barış Günü” olarak kutlandığı vurgulandı. Birleşmiş Milletler’in 2016’da kabul ettiği “Barış Hakkı Bildirisi” ve 2017’de aldığı karar hatırlatılarak, barış hakkının temel bir insan hakkı olduğunun altı çizildi.
Gündemde savaş ve çatışmalar
Platform, 2025’te de dünyanın birçok bölgesinde savaşların ve çatışmaların sürdüğüne dikkat çekti. İsrail’in Filistin’e yönelik şiddet politikaları, Rusya’nın Ukrayna işgali, Sudan, Myanmar, Burkina Faso, Mali ve Libya’daki çatışmaların binlerce sivilin yaşamını yitirmesine neden olduğu belirtildi. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının yanı sıra gıda yardımlarını engellemesinin kabul edilemez olduğu, çocuk ölümlerinin arttığı ifade edildi.
Kürt meselesi ve barış süreci vurgusu
Açıklamada, Türkiye’de Kürt meselesine yönelik güvenlikçi politikaların yıllardır acılara neden olduğu belirtildi. Barış girişimlerinin önemine değinilerek, silahların susmasının ve demokratik çözümün barış umudunu yükselttiği ifade edildi. “Rojava ve Suriye’de halkların gönüllü birliği temelinde bir politikanın desteklenmesi” gerektiği dile getirildi. Meclis’te kurulan barış komisyonunun çalışmalarının önemine işaret edilirken, tüm tarafların dinlenmesinin zorunluluğu vurgulandı.
Hak ihlalleri ve özgürlükler
Demokrasi Platformu, ifade ve örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellerin sürdüğünü, birçok kişinin düşünceleri nedeniyle cezaevinde olduğunu hatırlattı. Hasta mahpusların tahliye edilmemesi, AİHM ve AYM kararlarının uygulanmaması, İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin yarattığı hak ihlalleri eleştirildi.
Barış için çağrı
Açıklamada şu talepler öne çıktı:
* Siyasi mahpusların serbest bırakılması
* Terörle Mücadele Yasası’nın kaldırılması
* İfade ve örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellerin giderilmesi
* Hasta mahpusların tahliye edilmesi
* Uluslararası sözleşmelerin eksiksiz uygulanması
* İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi
Son olarak, barışın ancak özgürlük ve eşitlikle mümkün olacağı vurgulandı açıklama:
“Yaşasın barış! Bijî aşîtî!”
Sloganıyla son buldu.