Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi, “Santorini Depremleri Ön Değerlendirme Raporu”nu yayımladı. Raporda, Ege Denizi’nde meydana gelebilecek büyük depremlerin, yalnızca sarsıntı değil, aynı zamanda tsunami ve volkanik patlamalar gibi ikincil afetlere de yol açabileceği vurgulandı. Özellikle 7.5 büyüklüğünde bir depremin, Santorini civarında yaşayanlar tarafından 9 şiddetinde hissedileceği ve olası bir tsunaminin Türkiye kıyılarını da etkileyebileceği belirtildi.
İzmir ve Çevresinde Deprem Riski: Hangi Bölgeler Tehlikede?
DEÜ Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, olası bir 7.5 büyüklüğündeki depremin İzmir’de 5 şiddetine kadar hissedileceğini, ancak bazı bölgelerde riskin çok daha yüksek olduğunu açıkladı.
- Bayraklı, Kuşadası Körfezi, Söke Ovası ve Gökova Körfezi gibi alüvyon zeminli bölgelerde depremin şiddeti 8’e kadar çıkabilir.
- Bu bölgelerde bina envanterinin hızla çıkarılması ve dayanıklılığı olmayan yapıların güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
- Türkiye’de can ve mal kayıplarının eşiği 8 şiddeti olarak kabul edilirken, 30 Ekim 2020 Sisam Depremi örnek gösterildi. O depremde, Bayraklı’daki bazı binalar 8 şiddetine karşılık gelen ivme nedeniyle yıkılmıştı.
Ege Kıyıları Tsunami Riski Altında
Raporda, büyük bir depremin Ege kıyılarında tsunami oluşturma riski de ele alındı. 1956 Santorini Depremi örnek verilerek, o dönemde depremden 20-30 dakika sonra Edremit Körfezi ile Datça arasında tsunami dalgalarının kıyıya ulaştığı hatırlatıldı. Bu nedenle kıyı bölgelerinde yaşayanların, erken uyarı sistemleriyle zamanında bilgilendirilmesinin hayati önem taşıdığı belirtildi.
Erken Uyarı Sistemleri Hayat Kurtarabilir
Prof. Dr. Sözbilir, Türkiye’de AFAD başta olmak üzere uluslararası düzeyde de gerçek zamanlı tsunami erken uyarı sistemlerinin mevcut olduğunu ifade etti. Bu sistemler sayesinde vatandaşların cep telefonlarına otomatik uyarı mesajları gönderileceğini belirten Sözbilir, erken müdahale ile can kayıplarının önüne geçilebileceğini vurguladı.
Volkanik Patlama Riski de Mevcut
Santorini Adası çevresindeki volkanik riskler de raporda yer aldı. Tarihte, M.Ö. 1600 ve 1950 yıllarında Santorini’de büyük volkanik patlamalar yaşandığını belirten Sözbilir, bu patlamaların ardından volkanik küllerin Türkiye’nin güney sahillerini aşarak İsrail’e ve Batı Anadolu’nun iç kesimlerine kadar ulaştığını aktardı. Benzer bir volkanik patlama durumunda, atmosferde kirlilik ve volkanik kül yağışları bekleniyor. Ancak, erken uyarı sistemleri sayesinde bu tür durumlarda da önceden önlem almanın mümkün olduğu belirtildi.
Bilgilendirme Notları Tüm Türkiye’ye Gönderilecek
DEÜ raporunda, afet bilincinin artırılması için Türkiye genelinde tüm bireylere bilgilendirme notları gönderilmesi gerektiği ifade edildi. Hem depremler hem de volkanik patlamalar öncesinde alınacak önlemler hakkında yapılacak bilgilendirmeler sayesinde, afet sırasında ve sonrasında can kaybının önlenebileceği vurgulandı.